Ömer Fethi Gürer: Şeker Fabrikaları Kamuda Olsaydı Şeker 15 Liranın Üstüne Çıkmazdı

CHP Niğde Mebus Ömer Fethi Gürer, Niğde’da, “Şeker 28 teklik olunca Bakan’a takrir verdim. Dedim kim, şekeri 470 liradan aldılar. Şekeri ürettiler, Mabeyin ayında depoya koydular. Ara ayında depoya koyduklarında da Türkiye’nin ihtiyacı olan şeker hastalığı vardı. Yani Türkiye temas yıl 2 milyon 700 bin ton şeker hastalığı tüketir, 2 milyon 500 bin titrem 2021 yılında şeker hastalığı üretildi. Bu şekerin dahi 400 bin tonu de aynı yıl öncesinden devraldılar, 2 milyon 900 bin titrem. Şimdi Türkiye’bile şeker ilavesi varken şekerin fiyatı şüphesiz artıyor? Münasebet artıyor? Bunun üstüne benzeri da şeker ithalat kararı aldılar. 24 yıl bilahare 400 bin ton birlikte şeker ithal ettiler. Bakan’ın yanıtı; fabrikalar özelleşirken fabrikalarla yaptığımız barışma şeker fiyatına müdahale etmeyeceğimiz üstenme edilmiş tamam. Erkin iktisat piyasası olduğundan fiyatı fabrikalar kendi belirler. Eğer bunlar kamuda olsaydı bugün şeker hastalığı 15 liranın konusunda çıkmazdı” dedi.

CHP Niğde Saylav Ömer Fethi Gürer Niğde’bile üreticilerle bir araya geldi. Gürer burada şunları söyledi:

“Süt ineği kesime gidince efsanevi sayısı azaldı, benzen üretimi düştü. Geçen sene esasen Mesafe ayına büyüklüğünde süt üretiminde birlikte peynir üretiminde de düşme var. Hakeza olunca raftaki ürünün fiyatı arttı, ama hayvan olmadığı amacıyla ve benzin üretimi bile düştüğü üzere kâh bölgelerde Millî Benzin Konseyi’nin üzerine fiyatla dercetmek zorunda kaldılar. Zaman samanın tonu 3 bin 500 liraya geldi, geçen yıl bin 500 liralık olan saman. Fiyatların bu şekilde artması hayvancılığı koskocaman ölçüde etkiledi. Teessürat katladı. Olması müstelzim neydi? Yemleme Ofisi oluşturup ant bağan fiyatta hayvancılık yapana erişmesiydi. İlacı artmış, baytar giderleri artmış, ahır giderleri kalık, ağızotu fiyatları kalık, hayvanlar kesime gitmiş, süt açığı oluştu.

Diyorlar ki, sanayide, turizmde Türkiye gelişsin, tarımda ithalata dayalı olsun. Oysaki bu coğrafyadaki âdem nüfusunu besleyebileceğimiz yegâne alan ekincilik. Demin AKP neyi savunuyor, başıboş piyasa ekonomisini. Serbest etraf ekonomisi nedir? Bırakınız yapsınlar, bırakınız gezsinler mantığı.

“ŞAYET BUNLAR KAMUDA OLSAYDI BUGÜN ŞEKER HASTALIĞI 15 LİRANIN ÜZERİNE ÇIKMAZDI”

Şeker Hastalığı fabrikalarında şeker 5 liralık 20 kuruştu. Bundan Sonra şeker 28 teklik oldu. Şeker 28 teklik olunca Bakan’a önerge verdim. Dedim kim, şekeri 470 liradan aldılar. Şekeri ürettiler, Aralık ayında depoya koydular. Boşluk ayında depoya koyduklarında de Türkiye’nin ihtiyacı olan şeker vardı. Yani Türkiye herhangi bir sene 2 milyon 700 bin titrem şeker hastalığı tüketir, 2 milyon 500 bin titrem 2021 yılında şeker hastalığı üretildi. Bu şekerin birlikte 400 bin tonu dahi tıpkısı yıl öncesinden devraldılar, 2 milyon 900 bin ton. Demincek Türkiye’da şeker hastalığı fazlası varken şekerin fiyatı elbette artıyor? Niçin artıyor? Bunun konusunda ayrımsız bile şeker hastalığı dış alım kararı aldılar. 24 sene sonraları 400 bin titrem birlikte şeker ithal ettiler.

Bakan’ın yanıtı; fabrikalar özelleşirken fabrikalarla yaptığımız kesim şeker fiyatına engelleme etmeyeceğimiz taahhüt edilmiş evet. Başıboş ekonomi piyasası olduğundan fiyatı fabrikalar zat belirler. Şayet bunlar kamuda olsaydı zaman şeker hastalığı 15 liranın üzerine çıkmazdı.

Tercih yerine başıboş ortalık ekonomisi ile Türkiye yönetilsin diyenler, fiyatların başıboş belirlenmesini akseptans edecekler. Örneğin, Cumhur Reisi ne dedi? ‘Tarım Cesaret Kooperatifleri’nde fiyatları düşüyoruz.’ Hakeza tıpkısı yetkisi var mı, yok. Gübrede eşit düşürüyor, yemde değer düşürüyor, süt yemine remiks geldi. Hani düşüyordu bedel?”

Share: