Çocuğa tensel istismar sanığına indirimle 11 sene 5 ay mahbes

ZONGULDAK’ta, ‘çocuğun tensel istismarı’ suçlamasıyla tutuksuz yargılanan güya ‘tarikat lideri’ İsmail A.’ya, indirimle 11 sene 5 ay 15 aktarılma cezaevi cezası verildi. Güya müridi olan ailenin beraber kaldıkları kom evinde H.K.Y. (19) isimli kız çocuğunu, 2012-2014 yıllarında defalarca istismar ettiği kanıt edilen İsmail A., suçlamaları kabul etmezken, için mahdut dışına çıkış belgesi yasağı da konuldu. Değişmeyen, istinafa taşındı.

Çaycuma ilçesinin Saltukova beldesindeki çiftlik evinde, 2012 ile 2014 yılları beyninde 9 yaşlarındayken istismara uğradığını belirten H.K.Y., 2019’da durumu okulundaki rehber öğretmenine anlattı. Kanıt öğretmenin yetkililere bildirmesiyle de soruşturma başlatıldı. İstismarın olduğu ilk zamanlar ailesinden destek göremediği üzere şikayetçi olmadığını tamlayan H.K.Y., İsmail A.’nın kendisini ‘mehdi’ car ettiğini, ailesi ve değişik eşhas ondan korktuğu amacıyla konuşamadığını söyledi. H.K.Y., İsmail A.’nın kendisini banyoya çağırıp, istismarda bulunduğunu belirterek, “O zamanlar İsmail A.’nın ‘mehdi’ olduğu söylenmişti. Birilerine söylersem haddinden fazla çığlık şeyler olacağını düşünüyordum” dedi.

‘BÜYÜK HİPNOZ YAŞADIĞIMI FARK ETTİM’

Olay tarihinde ailece İsmail A.’nın evinde eşkâl çalıştıklarını belirten H.K.Y.’nin annesi L.Y. ise ifadesinde, ” İstanbul’bile tanışmıştık, elan sonra ailecek yanına gittik. Insan, bize tarikat sisteminin bittiğini, mehdilik sisteminin geldiğini söylüyordu. Çevremizdeki insanlar birlikte ona haddinden fazla haysiyet ediyorlardı. Kızım beraberinde kalmaya başladıktan 1,5 sene bilahare bana hafif ayrımsız kanamasının olduğunu söyledi. Regl olduğunu düşündüm. Etrafımdakiler de ‘Bu büyüklüğünde adi yaşta regl olmaz’ dediler. Kızım bana olayı anlattı ancak ego ve çocuklarım, ailecek bu şahsın yanında kalmaya devam ettik. Henüz sonraları bizi gönderdi. Bu süreçte çocuğumu doktora götürmedim, şikayetçi birlikte olmadım. Çocuğum okuldaki öğretmenlerine anlattıktan sonradan savcılığın başlattığı soruşturma kapsamında doktora götürdüm. Ego olayı anladıktan sonradan haddinden fazla nazik ayrımsız hipnoz yaşadığımızı fark ettim. Ben, çocuğumu banyo yaptırırken seçkin yerini sıktığını ve seçkin yerine dokunduğunu öğrendim. O nedenle şahıstan tiksindim” diye niteleyerek konuştu.

İstismara uğrayan H.K.Y.’nin ablası N.M.Y. de ifadesinde, İsmail A.’nın, kendilerinde manevi saygısı ve sevgisi olduğunu; defalarca eşeysel birliktelik yaşadıklarını söyledi. N.M.Y., İsmail A.’yı manevi kendisine haddinden fazla efdal alim gördüğü üzere o çağ şikayetçi olmadığını ve ailesine durumu bildirmediğini anlattı.

‘MEHDİ OLARAK GÖRÜYORSANIZ GÖRÜŞMEYİZ, DEMİŞ’

Sanık İsmail A. ise Zonguldak 3’üncü Korkulu Ceza Mahkemesi’ndeki ifadesinde, “Ben 15 sene önce H.Ş. isimli tarikatta İstanbul’bile kalmıştım. Orada benim mehdi olduğum yönünde konuşmalar oldu. Bu konuşmaları ben çıkarmadım ancak bu izafe yapılınca tarikattan kaçtım ancak tarikattaki ihvan peşimi bırakmadı. Ego de ‘Benim mehdi olmadığımı düşünüyorsanız, bu düşünceyle akım edecekseniz görüşebiliriz. Beni mehdi adına görüyorsanız görüşmeyiz’ dedim. Onlar benim mehdi olduğum yönünde konuşmalar yapmaya devam ettiler” dedi.

Mağdur ve ailesinin, 2013 yılında yanına geldiklerini ve alay malay yaşamaya başladıklarını söyleyen İsmail A., “Müştekiler etrafta ‘Biz İsmail’in yakınıyız, bizim dediğimizi yapacaksınız’ diye niteleyerek ismimi kullanmaya başladılar. Ben dahi onları uyardım. 3 çocuğumuzu dahi kaybettiğimiz amacıyla bilcümle çocuklara zat çocuğumuz gözüyle baktık. Bu sebeple çocuklarla ilgilendik” diye niteleyerek konuştu.

Mahkeme heyetinin, evinin dergah olup olmadığı sorusuna İsmail A., “Benim evim dergah değildir, mağdurlar bile benim evime eşyasız gelmişlerdi. Mağdurlar benim evimde tahminî 1 yıl kaldılar. Müştekiler kendilerine ayrı benzeri bağ göstermemi istiyorlardı. Bu şekilde iftira attıklarından eminim” diyerek cevap verdi.

Adli Tıp Kurumu’nda mağdur H.K.Y. amacıyla hazırlanan rapora bakarak, sarsıntı sonrası stres bozukluğu yaşadığı rey birliğiyle kabul edilirken, olayı anlatırken yaşadığı önsezi durumunun anlatımı ile koşut olduğu uzman aracılığıyla tespit edildi.

TAKDİRİ İNDİRİM UYGULANDI

Savcı, mütalaasında İsmail A.’nın canip beyanları dışında somut beyyine bulunmadığı üzere aklanma edilmesini kâm etti. Duruşma heyeti; H.K.Y.’nin olayı anlatımındaki istikrarını, sömürme zımnında psikolojisinin etkilendiğine görüş birliğiyle değişmeyen verilmesini, 2019’da İsmail A’nın evine anbean onunla yüzleştiğini ve bu yüzleşmeyi sanığın dahi kabul ettiğini ayn önüne alarak 2012-2014 yıllarında kıygın ve ailesi eliyle ‘tarikat lideri’ adına tanıdık sanığın ikametinde kalındığı süreçte İsmail A.’nın, mağduru banyoya götürdüğü, odada cinsî istismarda bulunduğu ifadeleri değerlendirdi. İsmail A. hakkında ’12 yaşından yoz çocuğun seksüel istismarı’ suçunu defaatle işlediğine karar verilip, 13 yıl 9 kamer hapis cezasına hükmedildi. Sanığın cezası, takdiri iskonto uygulanarak 11 yıl 5 ay 15 güne indirildi. Maznun hakkında az dışına yokuş yasağı konulurken, haftada 1 çağ imza şeklinde olan adli arama tedbirinin ise kaldırılmasına değişmeyen verildi. Karar, istinaf mahkemesine taşındı.

Share: