Tripolis Antika Kenti kazılarında 10 sene geride kaldı

Denizli’nin Buldan ilçesindeki Tripolis Antika Kenti’nde Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Akademisyen Prof. Dr. Bahadır Kötü başkanlığında yürütülen hafriyat çalışmaları 10. yılını tamamladı.

Büyük Menderes Nehri kıyısındaki Yenicekent Mahallesi’ndeki tepelik alana kurulan antik kentte 2012 yılında başlatılan kazı ve yenileme çalışmaları sonucu bir nice yapı devir yüzüne çıkarıldı.

Lidya şehirleri ortada düz almasına karşın Frigya ve Karya bölgelerine ulaşımı sağlayan cesim çizgi, tecim ve ekincilik merkezlerinden biri adına aşina antik kentte yüzeyindeki kalıntıların Roma ve Bizans dönemi mimari özellikleri taşıdığı belirtiliyor.

Kazı ve restorasyonlar sonucu antika kentte, bugüne büyüklüğünde çok gani korunmuş 1700 almanak freskler bulundu. Fresklerde, Romalıların araç içecekle ilgili dükkanlarını, bugünkü lokantalara eş şekilde süsledikleri ortaya çıktı.

Kazılarda bina seviyesine kadar gür mahfuz şekilde bulunan 1500 almanak kilise ile 1600 sene önce ensesi kalın ailelerin oturduğu adisyon edilen, odaları mozaikle mobilyalı ocak ile duvara resmedilmiş pars betimlemesi bölüm yüzüne çıkartıldı.

Ayrıca kentte, 1500 yıllık 1,80 metre yüksekliğindeki mermerden yapılmış antik dönem yöneticilerine ilgilendiren 7 yontu, 1900 almanak tahıl ambarları, 2 bin yıllık Roma dönemine ilgili ahzüita yeri, tavlanın erken versiyonu olan Roma döneminin pop oyunu “Ludus duodecim sctiptorum”a ilgili birçok buluntuya ulaşıldı.

2 bin almanak olduğu adisyon edilen zeytinyağı atölyesi kalıntıları ile 1500 yıllık taş kesme atölyesi, esrar testere parçaları ve siparişlerin meydan aldığı yazıt bulundu.

Kentte 2 bin yıllık olduğu hesap pusulası edilen 12 odalı, zemini mütenevvi figürlerden oluşan mozaikli villa, Roma Dönemi’ne ilgili 160 santim yüksekliğinde ve 70 santimetre genişliğinde 2 bin yıllık yeni benzeri kanalizasyon sistemi tayin edildi.

Geçmiş yıllarda arazi altından çıkartılan milattan sonra 2. yüzyıla ilişkin anıtsal çeşmede üstelik restorasyon çalışmaları bitmeme ediyor.

Çalışmalara ayrımlı alanlardan malumat insanları destek veriyor

Prof. Dr. Esrar AA muhabirine, kazıların bu yılki bölümünü tamamladıklarını belirtti.

Geçen 10 almanak sürede antik kentin mehabetli noktalarında araştırma, hafriyat ve yenileme çalışmalarının eş anlı yürütüldüğünü tabir eden Yaman, antik kentte amme binalarının yanında sivillere ilgili binaların olduğu noktalarda da araştırı ve hafriyat çalışmaları yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

“Araştırmalar elbette yemeden içmeden arkeologlar yoluyla değil gene ayrımlı veri dallarından hocalarımızın destekleriyle bitmeme ediyor. Zımnında vakit kaybetmeden hafriyat çalışmalarında bulduğumuz asar üzerinden değil bu eserlerin nerede üretildiği, ne kaynaktan bunların getirildiği, yazıtlar üzerinden birçok Tripolis’te bir zaman burada yaşamış kişilerle ilişik majör bilgilere, verilere ulaşıyoruz. Tripolis nedeniyle çabucak arkeologların değil, mimarların, jeologların, epigrafların ve türlü mühendislik dallarının baş başa çalışmalara eş olduğu ayrımsız kayran.”

“İlk yerleşim M.Ö. 5 bin 500’lere dayanıyor”

Yaman, Tripolis’in Denizli’nin 40 kilometre kuzeybatısında oldukça eli nimetli Çürüksu Ovası’nın kuzeyi batısında Nazik Menderes Nehri’yle berenarı koca tıpkı konumda düzlük aldığını ve kentin Batı Anadolu’nun arz sağlam kalmış kentlerinden biri namına dikkati çektiğini belirtti.

Tripolis’te yapılan çalışmalarda kısaca 3 ila 9 metre arazi tabakasının kaldırıldığında yapıların depremde evet dahi mütenevvi vesilelerle yıkılmış yapıların alelacele hemen bütününün belirleme edebildiklerini anlatan Esrar, şöyle bitmeme etti:

“Peşi Sıra bazen noktalarda gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarıyla bile bunlara insanların henüz bayındır algılayabileceği ayrımsız düzeyde ayağa kaldırıyoruz. Hem antika dönemde intikal güzergahlarında düz almasıyla hem de Balaban Menderes Nehri’nin kenarında kurulmasıyla andıran ön kentlere ırmak üstünden taşımacılıkla ön plana balkon bir site. Buradaki önce yerleşim milattan evvel 5 bin 500’lere dayanıyor, milattan sonra 13. yüzyıla kadar üstelik bitmeme ediyor. Tripolis geçmişin rastgele döneminden izlere rastlayabileceğimiz bir antika yerleşim alanı. Yine günümüze daha mümasil olması itibarıyla Kurtuluş Savaşı’na ait türlü mevzilerin, siperlerin bu bölgede düzlük aldığını biliyoruz kim bu anlamda birlikte eke. Tarihin seçme noktasından aynı bölümü Tripolis’te görmemiz türlü.”

Yaman, Tripolis’te bilimsel çalışmaların detaylı yıllar devam edeceğini üstelik sözlerine ekledi.

Share: