MİLLİ Kere Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, ‘Buradan yetkililere sesleniyorum; hareket İstanbul’un çürük evlerini, binalarını yıkmadan siz yıkmaya başlayın. İnsafı depreme bırakmayın. Hareket İstanbul’u batıl yapılarını yıkmadan, insanları öldürmeden İstanbul’u yetirmek namına topyekün benzeri seferberlik başlatılmalıdır. İstanbul için müstacel gösteri planı derhal yürürlüğe girmelidir’ dedi.
Milli El Partisi lideri Remzi Çayır, partisinin umumi eşkal binasında düzenlediği matbuat toplantısında gündeme ilgilendiren açıklamalarda bulundu. Çayır, Kahramanmaraş merkezli yaşanan ve 10 ili etkileyen depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına kafa sağlığı ve yaralılara iflah diledi. Yaşanan bu felakette birçok ailenin etkilendiğini ve dağ düştüğünü tabir eden Çayır, ‘Hemen serian herhangi bir ailenin acısı var. Acının dokunmadığı ve coşkun düşmediği benzeri aile namevcut. Geride mütezayit, o anı muammer insanlarda beyninde salim boşanmak bile ölümle eşdeğerdi. Depremin ilk gününden itibaren bölgedeydim. Giderken gördüğüm o manzarayı hayal etmemiştim. Gördüğümüz yıkımlar, biçarelik yıkılmış temas apartmanın önünde sağa sola koşuşturan aileleri gördük’ diyerek konuştu.
‘TOPYEKÜN SEFERBERLİK BAŞLATILMALIDIR’
Çayır, depremin elem olabileceğini ve birçok ülkede depremle dallı güllü toplulukların olduğunu belirterek, ‘O ülkeler buna göre ilaç almış ve şehirler oluşturmuşlar. Buradan yetkililere sesleniyorum; zelzele İstanbul’un asılsız evlerini, binalarını yıkmadan siz yıkmaya başlayın. İnsafı depreme bırakmayın. Zelzele İstanbul’u temelsiz yapılarını yıkmadan, insanları öldürmeden İstanbul’u kurtarmak hesabına topyekün aynı seferberlik başlatılmalıdır. Ölmeden geçmiş binaları mezar yapmaktan kurtarmalıyız. İstanbul üzere müstacel gösteri planı derhal yürürlüğe girmelidir. Türkiye benzeri hareket ülkesidir; kıyamet veya hareket bakanlığı katiyetle kurulmalıdır. Belediyelerin kontrol istirdat ekipleri ve lojistikleri, sivil sosyete kuruluşları bütün birimler ve genel müdürlükler bu bakanlığa bağlanmalı. Daha tez kombinasyon ve koordine ihtimalî tıpkısı yapıya kavuşmalıdır. İstenilen inhibitör tedbirlerin alınmasıdır. İnsanları öldürmemeliyiz. İnsanların pekâlâ ölmeyeceği ile ilgilendiren planlar, zeminler oluşturmalıyız. Mavera yandan yetkililerin depremin yaşandığı şehirlerde insanların şehirlerde yaşamasına isteklendirme etmesi, vatandaşın orada bulunabilmesi içiş zaruri madun yapı, arka yapıyı derhal kurması geçişsiz. Dikkatli ve planlı ayrımsız göçü önleme ve oradaki insanımızın yaşadıkları şehirlerde kalmasının sağlanması gerekmektedir’ dedi.
‘YENİ MEVZUATLARA AYRILMAK LAZIM’
Çayır, yer sarsıntısı bölgelerine yapılan yardımlar ile ilgilendiren, ‘Bir dirhem Hz. İbrahim’in ateşine su taşıyan olsun; adı ahbap olur, vahap tamam ya üstelik diğeri evet, Kızılay tamam, AFAD peki dizge evet. İsmi duyulmamış evet. Hepsine değişik teşekkürname etmemiz geçişsiz. İnsanlar hangi yapmış, serencam kendisine benzeri umum uzatmışlar. İnsanlar güvenmiş, bindi sunmuşlar. Bunu ne diyerek suçlu car ediyorsunuz. Dönüp kendimize biz hastalık eskiden engelleme edemedik diye niteleyerek tetebbu etmek gerekmez mi’ Bu durumlarda ‘durumu kurtaralım’, ‘dışarıda, içeride bizi seyredenler var’ diye gerçeklerin üzerini kısaltmak bize kâr sağlamaz. Gerçeklerle ateş de olsa milletin ve yöneticilerin yüzleşmesi gerekir kim, tıpkısı henüz benzeri şeyleri yaşamayalım. Eskimemiş mevzuatlara görevlendirmek lazım. Bu şekilde şehirler mensur edilemez? diyerek konuştu.
