Eğitim Bilimi Sen, Öğretmenlik Patika Kanunu’nu Protesto Etti: “İptal Süreci, Kamu Vicdanını Yaralayacak Eşitsizlikler Ortaya Çıkmadan Tıpkı Dakika Önce…

MUHAMMET FATİH BAŞCI

Eğitim Bilimi Sen Burdur Şubesi üyeleri, Öğretmenlik Çığır Kanunu’nu ihtarname etti. Ofis Başkanı Sedat Çiçek, “Muallimlik Çığır Kanunu bozma edilmelidir. Bu yasa, öğretmenlerin iradesi dışında, onların hakları ve taleplerini dikkate almadan hazırlanmıştır” dedi. Kanunun, iptali amacıyla Kanunuesasi Mahkemesi’hangi; kanuna uygulanmasına ilgilendiren yönetmeliğin da Danıştay’a taşındığını anımsatan Çiçek, ” Anayasa Mahkemesi’nin karar sürecini hızlandırmasını murat ediyoruz. Danıştay’a açılan iptal davası da amme vicdanını yaralayacak eşitsizlikler ortaya çıkmadan aynı dakika önce sonuçlanmalıdır” diye niteleyerek konuştu.

Terbiye Sen Burdur Şubesi; Öğretmenlik Patika Kanunu ve yönetmeliği ile seminer, sınav süreci, eğitim tedris ödeneği ve banka promosyonlarına karşı izah yaptı. Burdur Cumhuriyet Altını Meydanı’ndaki açıklamada mütekellim Eğitim Bilimi Sen Burdur Büro Başkanı Sedat Çiçek, şunları söyledi:

“EKONOMİK VE ŞAHSIYET ADALET KAZANIMLARI AYRIMSIZ UYGULANMALIDIR”

“Muallimlik Iz Kanunu halel edilmeli, öğretmenlere angaryaya dönüşen seminer, imtihan süreci durdurulmalıdır.

Iktisadi ve insan adalet kazanımları tıpkı uygulanmalıdır. Siyasal erk ve Milli Yetişek Bakanlığı, eğitimin asli bileşenlerinin görüşünü almadan, masa başında hazırlanmış iz kanunu ile terbiye emekçilerinin iş ve dirim koşullarını tek yönlü kendisine düzenlemiştir. Bu yasa, muhatabı olan öğretmenlerin iradesi dışında, onların hakları ve taleplerini dikkate almadan mücehhez, yetişek emekçilerinin bilcümle eleştirilerine rağmen, lehtar sendikanın desteği ile kuvvet eliyle yasalaştırılmıştır. Kanunuesasi Mahkemesi süreci bitmeme ederken talimatname yayınlanmış ve muallimlik kariyer basamakları sürecinin uygulamasına başlanmıştır. Kanunuesasi Mahkemesi’nin tıpkı an ilk bu nahak süreci durdurmaya yönelik namına karar sürecini hızlandırmasını kâm ediyoruz. Antrparantez sendikamız marifetiyle yönetmeliğin bütün maddelerine ilişkin Danıştay’a açılan tahrip davası üstelik amme vicdanını yaralayacak eşitsizlikler ortaya çıkmadan bire bir dakika evvel sonuçlanmalıdır.

“MEVCUT ÇIĞIR KANUNUNUN ÖĞRETMENLERİN İHTİYACINI KARŞILAMADIĞI AÇIKÇA ORTADADIR”

Sendikamız bu kanuna dair sürecin en başından bugüne itirazlarını yükseltmiş lazım eylem ve etkinliklerle gerekse tüzel mücadeleyle bu kanunu ve ilişkin süreci durdurmaya çalışmıştır. Hangi taraftar sendika kabil kanunu desteklemiş hangi birlikte iyileştirmeler, kısmı düzenlemeler kâm etmiştir. Kanuna muhalefet paha kabilinden gözüküp üyelerini sınava hazırlama tutumuna da girmemiştir. Yetişek emekçilerinin bu yasa ve yönetmelik kapsamında angaryaya dönüşen seminer kıskacına alınmasına dahi sınava üstelik kariyer basamaklarına de cebin olan sendikamız, bu kanunun ve yönetmeliklerin bire bir dakika önce tahrip edilmesini, öğretmenlere yaşatılan yersiz, genişlik kazandırmayan ve tersine sarıklı emeğini değersizleştiren bu sürecin ayrımsız zaman önceki durdurulmasını istek etmektedir. Konuşu krizin derinleştiği bu dönemde terbiye emekçilerinin hesaplı ve eş adalet kazanımlarının kariyer basamaklarına ve sınavlara endekslenmesi asla kabul edilemez. Eksiksiz eğitim bilimi ve bilgi emekçileri için, tek alt bölüm yapılmadan zaruret sınırının üzerinde insancasına yaşanabilir bir ücret düzenlemesi ve zat haklarının iyileştirilmesi çalışması evgin biçimde hayata geçirilmelidir. Şümullü ve totaliter bire bir Öğretmenlik Meslek Kanunu, mecmu yetişek emekçilerinin soylu erki taleplerini ve başta hisse senedi güvencesi atılmak üzere öğretmenlerin esas haklarını, içtimai, demokratik ve nüfus haklarını güvenceye kabul etmek zorundadır. Bulunan iz kanununun öğretmenlerin ihtiyaçlarını karşılamadığı degaje ortadadır. Bundan etraf kullanılmamış tıpkısı patika kanunu tertiplenmek zorundadır. Öğretmenler lehine tıpkı içerik taşıması gereken iz kanunu, ILO ve UNESCO marifetiyle 5 Ekim 1966’birlikte kabul edilen ‘Öğretmenlerin Statüsüne İlişkin Tavsiye Mektubu Kararı’na makul şekilde düzenlenmelidir. Eğitim Bilimi Sen namına, tenkit ve önerilerimiz doğrultusunda hazırlanacak cins benzeri meslek kanununu arzu etmeye devam edeceğiz.

“BANKA PROMOSYONLARI GÜNCELLENMELİDİR”

Ülkemizde son aylarda pahalılık ağız ağıza kontrolden kullanılmış, iştirakçi ve emekçiler ilkin olmak üzere degaje ahali kitleleri zamlar altında ezilerek antant derdine düşmüştür. Sene esasen bu yana Türk lirasında yaşanan sivri değer kaybı ve yüksek pahalılık dolayısıyla, elan önce imzalanan ve halen yürürlükte olan banka özendirme sözleşmeleri dolayısıyla, amme emekçileri sakil anlamda hesaplı zararla cebin karşıyadır. Enflasyonun yüzde 20’nin altında olduğu ve çalışanların bu enflasyona göre maaş ve sevap zammı aldığı dönemde imzalanan sözleşmeler, resmi enflasyonun yüzde 80’leri aştığı ve çalışanların maaşlarının enflasyon farkı zımnında arttığı dönemde bilcümle anlamını yitirmiştir. Kamu emekçilerinin bankaya yatan maaşlarında ‘pahalılık farkı’ zımnında artım olurken, sakat pahalılık oranı ve mahiye düzeyine göre saptanan promosyonlar komik düzeyde kalmıştır. Bu nedenle özellikle kamu bankaları gelmek için tam bankalar, aylık ödediği tekaüt ve çalışanlara verdiği promosyonları, geçmişe müteveccih olanları de kapsayacak şekilde güncellemelidir.

“EĞİTİM ÖĞRETİME HAZIRLIK ÖDENEĞİNİN BİR MAAŞ TUTARINDA VE YILDA İKİ KEZ ÖDENMESİ SAĞLANMALIDIR”

2021 Ağustos ayında lehtar sendika marifetiyle imzalanan toplu sözleşmenin ‘Yetişek, Tedris ve Vukuf Bakım Koluna İlişkin Toplu Sözleşme’ bölümünün ‘Tedrisat Yılına Hazırlık Ödeneği’ başlıklı 11. maddesinde, ‘657 dar Kanunun ilişik 32’nci maddesinde öngörülen öğretim yılına tedbir ödeneği; 2022 yılında 1.325 TL, 2023 yılında 1.400 TL olarak ödenir’ hükmü bulunmaktadır. 2020 yılında 1210 TL, 2021 yılında 1250 TL yerine sunulan terbiye ödeneği, günümüz enflasyon oranları ve kırtasiye kalemlerindeki pahal artışlara rağmen, yandaş sendika sayesinde 2022 yılında yalnız 1325 TL olarak ödenecektir. Iktisadi krizin geldiği düzey ve şişkinlik oranları dikkate alındığında bu rakamın çokça yetersiz olduğu açıktır. Vacip düzenlemeler benzeri dakika önceki yapılmalı ve eğitim bilimi öğretime tedarik ödeneğinin, benzeri bütün eğitim ve bili emekçilerine tıpkı mahiye tutarında ve yılda iki el ödenmesi sağlanmalıdır. Terbiye Sen, tamam eğitim bilimi emekçilerinin sesi olmaya devam edecek ve iktisadi, zat, mesleksel, içtimai ve demokratik haklarımız üzere mücadelesini yükseltecektir. Yaşa örgütlü mücadelemiz!”



Share: