‘Demir Yumruk’ sanıklarının yargılanmasına başlandı

DEMİR polat sektöründe paravan şirketler üzerinden kamuyu zarara uğrattığı argüman edilen firmalara müteveccih ‘Demir Yumruk’ adı verilen sormaca kapsamında 17 sanığın yargılanmasına başlandı.

Ankara Cumhuriyet Altını Başsavcılığı eliyle yürütülen ‘Demir Yumruk’ soruşturması kapsamında gözaltına alınan şüphelilerden, aralarında Erol Eşrefoğlu (Evcil), Hüseyin Eryılmaz ve Melih Karabacak’ın da bulunduğu 29 gönül tutuklanmış, şüphelilerden bazıları itiraz üzerine daha sonraları başıboş bırakıldı. Müddeiumumilik, 32 şüphelinin meydan aldığı Erol Eşrefoğlu grubuna yönelik soruşturmayı tamamlayarak 17 emanet üzerine savca düzenledi. İddianamede, aralarında Erol Eşrefoğlu üstelik mevcut 17 maznun karşı 2’şer yıldan 30 sene 9’ar taban büyüklüğünde değişen oranlarda delik cezası istendi. Çıpa polat sektöründe paravan şirketler üzerinden kamuyu zarara uğrattığı iddia edilen firmalara yönelik anket kapsamında 17 sanığın yargılanmasına bugün başlandı.

‘BİR KİLO BİLE FATURASIZ NIŞANE ALMADIK’Ankara 21’inci Bunaltıcı Ukubet Mahkemesi’ndeki duruşmada, sanıklar, yan avukatları ve murafaa heyeti amade bulundu. ‘Suç örgütü kurmak’ ve ‘zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık’ ile suçlanan Erol Eşrefoğlu (Evcil), iddianamede kendisinin birlikte annesi, babası, kardeşleri ve mümasil akrabalarının sanık namına düz aldığını belirterek, “Uzun yıllar ticaretle uğraştıktan bilahare demir polat sektörüne yöneldim, İzmir ve Sivas’ta fabrikalarımız var. Tıpkısı bölüm cezaevinde kaldığım için amal istediğim kadar gitmedi, bu dönemlere ait kazanç borçları birikti, yaşadığmız soylu erki sıkıntılara rağmen fabrikaları ayakta tutmak için güç ceht gider ettik. İddianamede kayran verildiği gibi vergi kaçırarak kamuyu zarara uğratmadık. Uzman raporunda 38 usulsüzlük yapıldığı yazılıyor ancak tabir noksan ve şürekâ zira yapılan bazı tespitlerin sonuçlarına saha verilmemiş. Bire Bir kilo üstelik faturasız eser almadık, vermedik. Fakat alçak kazanç borcumuz var bunu kabul ediyorum” dedi.’HİLELİ İFLAS İDDİASI GERÇEKLIK DEĞİL’Erol Eşrefoğlu, eksikliklerini giderdikleri Sivas’taki demir polat fabrikasının ortalık değerinin 350 milyon dolar olduğunu, bilcümle şirketlerinin rüşvet borcunun ise 48 milyon dolar civarında olduğunu belirttti. Eşrefoğlu, “Fabrika batkı etmesin diye elimizden geleni yaptık. dolanlı iflas iddiası kaynak değildir. 48 milyon üzere 350 milyonluk fabrikayı dolanlı iflas izhar etmek lojik değil. Müşareket ve onlara ilişik taşınmazlar bize ilgili. Başkasının namına değil. Bizim çabucak iki fabrikanın değeri 650 milyon dolar. Devleti zarara uğratmış, mal kaçırmış değilim. Borcumuz var ama fabrikalar birlikte orada. Üstünde tedarik var, buna karşın benzeri şeyi kaçırmamız olanaklı mü? Seçkin şeyin faturası var. İddia edildiği kabilinden usulsüzlük yaptığımız doğru değil” diyerek konuştu.İddianamede düz sunulan telefon görüşmelerinin kendisine ilişik olduğunu akseptans eden Eşrefoğlu, ülfet içeriklerinin çalışma hayatına ait olduğunu, yanlışlık unsuru içeren aynı konuşmanın olmadığını savundu.’USULSÜZ İŞ YAPMADIK’Eşrefoğlu ile aynı suçları işlediği tez edilen mevkuf maznun Fırat Ardıç bile Eşrefoğlu’nun kız kardeşiyle evli olduğunu, Trakya’dahi elektrik gösteren ayrımsız akarsu işletmesinde yöneticilik yaptığını söyledi. Daha ilk cezaevinde olduğu dönemde Eşrefoğlu’nun şirketlerinin başına geçtiğini anlatan Ardıç, “Şirketlerde  yöneticilik yaptığım 2014’den 2020 yılına büyüklüğünde bilcümle ticari raporları cezaevinde bariz görüşmelerin olduğu günlerde Erol Yerel’e (Eşrefoğlu) götürüyordum. Faturasız mal alıp satmadık, usulsüz gelişim yapmadık” diyerek tahliyesini kâm etti.’FATURASIZ SERVET SATIŞI YAPMADIK’Maznun Hasan Kabuklu, örgüt yöneticiliğini suçlamasını kabul etmediğini, mir pazarlama müdürü yerine çalıştığını, esenlik sorunları dolayısıyla 2016’dan 2020 temmuz ayına kadar düzentileme hayatının dışında kaldığını tabir etti. Ağabey Çipo Çelik firmasını Erol Eşrefoğlu’nun talimatıyla kurduğunu ve devrettiğini, değme iki firmanın bile Eşrefoğlu’na ilişkin olduğunu belirterek, “Faturasız servet satışı yapmadık. Saymanlık ve finansal işlerle ego ilgilenmedim, elden hurda çalım ve çıpa satışıyla ilgilendim” dedi.Tolga Demirel, 2002 yılından üniversiteden mezun olduktan sonra 2003-2009 yılları ortada Ede Çipo Çelik firmasında çalıştığını, hurda işi işleyen firmalarla kendisinin görüştüğünü, mesleğinin gereğini yaptığını kanıt etti. Sanıklardan Sadık Fırat Ekşioğulları bile üzerine ertelenmiş suçlamaları kabul etmeyerek, “Sanık Erol Yerli (Eşrefoğlu) ile ticari ilişkimiz var. Fakat bu faaliyetlerde yanlışlık unsuru namevcut. İddianamedeki gürültülü kayıtları ticari operasyon kapsamındadır” savunmasını yaptı.Sanık Özdemir Öntürk de teşkilat üyeliği suçlamasını akseptans etmediğini, çipo ticareti yaptığını ve 20 yıldır ticari hayatın ortamında olduğunu belirtti. Öntürk, Eşrefoğlu ile parasını ödeyip alamadığı çipo ile ait üçüncü bire bir dirilik aracılığıyla görüştüğünü, bu alışverişten bilahare ticari hayatının bozulduğunu ve iflas ettiğini söyledi.

Sanık ve avukat beyanlarının arkası sıra murafaa erte aylamak amacıyla ertelendi.

Share: