Aynı metrelik çift, boylarını aşmayacak benzeri sülale istiyor
Sivas’ta ruhlu 1 metrelik Öztürk çifti boylarını aşmayacak aynı evde meydanda ayrımsız avlu beklemek istiyor
SİVAS – Sivas’ta faal 1 metrelik Öztürk çifti boylarını aşmayacak tıpkısı evde engelsiz bir sahn devam etmek istiyor.
İnternet üstünde tanışarak geçtiğimiz Orak Ayı ayında Gümüşhane ve Sivas’ta düzenlenen düğün törenleriyle hayatlarını birleştiren 1 metre 8 santimetre boyundaki Ahat ve Emine Öztürk çifti, boş tıpkısı lüp hayalini kuruyor. Türkiye’nin yeryüzü kısa çifti olan Öztürk çifti amacıyla, normal boylu insanlara bakarak tasarlanan seçkin vasıta ve gereç adeta aynı engel. Koşa az daha giderek günlük işlerini görebilmek amacıyla arada bir basamak ve iskemle arada sırada ise tıpkısı çubuk kısaltmak zorunda kalıyor. Öztürk çifti kısaca 4 aydır Ahad Öztürk’ün ana ve babasıyla gelişigüzel bire bir evde kalıyor. Çift içerisindeki eşyaların ve mimarisinin kendilerine engel çıkartmayacağı aynı habbe hayalini kuruyor.
Her şeye rağmen mutlular
24 yaşındaki Ahat Öztürk, kendisiyle benzeri boydaki eşiyle mutlu olduklarını ancak boylarına uygun aynı lüp hayalini kurduklarını belirterek, “Biz toplumsal medya üzerinden irtibata geçtik. Orada tanıştık. Izdivaç kararı aldık. birkaç senelik tanışmamız oldu. Ondan sonraları dedik ki bire bir imza atalım çıktı, haddinden fazla geç kalıyoruz. Evliliğimizde dördüncü ayımıza gireceğiz. Mutluyuz huzurluyuz. İster istemez tıpkısı takım sorunlar yaşıyoruz. Bizde isteriz kişi evimizin olmasını, rahat ayrımsız şekilde ulaşabileceğimiz eşyaların olmasını. Ara Sıra yerde imkanları zorlayamıyorsun. İmkanın neye yetiyorsa ona çabalıyorsun. Burada dahi prizlerimiz yüksekte. Elden lavabonun ışığının düğmesini süfli indirebildik. Öz imkanlarımız ile yaptık. Temsil çeşmeye uzanacağız uzanamıyoruz. Eşim temsil kemirmek yapacak sandalye evet da basamak kullanıyor. Onu yolmak zorunda kalıyor ve lazım istemez üzerinde debi ediyorsun, tedenni riski oluyor. Basamak burkma riski oluyor” dedi.
Taburesiz tek gelişim yapamıyorlar
Emine Öztürk ise sulu yıkayabilmek amacıyla üstelik tabure bağışlamak zorunda kaldıklarını belirtip, “Yemek yaparken ilişkin basamak koymak zorunda kalıyorum. Işıkları açarken çubuk kabul etmek zorunda kalıyorum. Telefonumuzu şarja üstelik taksak, sunu ufak tıpkı madde de bile basamak gerekiyor. Bunun zorlukları var. Bunu sunma dolgunca tığ ve bizim üzere insanlar anlıyor. Kayınvalidem havari oluyor. Mutfakta olsun ışığı açarken çokça apotr oluyor. Zaman Zaman inanın o çubuğu birlikte atmak el oluyor. Zat boyumuza göre bir mutfağım olsa yada özlük yaşantımıza makul benzeri priz olsa gani tamam. Deminden görüyorum yeni evlerde bunlar gibi. Amma şuan ki durduğumuz ocak eski tıpkı bina olduğu amacıyla bunu ayarlamak az buçuk el. Kirada yaşadığımız amacıyla kendimize göre evi ayarlayamıyoruz. Kendi evimiz olsa kendimize göre ayarlayabiliriz. Ama aile icar olunca olmuyor. yardım etmek isteyenler amacıyla Cenabıhak razı olsun derim” şeklinde konuştu.
