KAHRAMANMARAŞ’ta rüyet kaybı başlayan Ayşe Gül’ün (56) arasında koz kadar tümör belirleme edildi. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Keyif Aplikasyon ve Araştırma Hastanesi Düşünce ve Sinir Cerrahi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İdiris Altun, tümörü endoskopik yöntemle hastanın burnundan çıkardıklarını belirtti. Altun, tümörün anne şah damarları ve solunum maltalık merkezinin olduğu bölgede görülmesinin milyonda 1 olduğunu ve yüzdelik 80 ölüm riskine rağmen ameliyatın liyakatli geçtiğini söyledi.
Kahramanmaraş’ta dallı güllü Ayşe Gül’ün kestirmece 1 sene önceki gözlerinin görme yetisi adım adım azalmaya başladı. Bunun konusunda gittiği gözcü, sorunun göz sinirlerinde erimeye ilişkin olduğunu ve tedavisinin olmadığını söyledi. Hem Kahramanmaraş’ta hem birlikte çevre illerdeki hastanelerin doktorlarına başvuran Gül’e değişik ayrımlı kişileştirme konuldu fakat gözleri iyileşmedi. 1 yılın sonunda gözlerindeki görme oranı domuzuna düştü. Serencam adına gittiği doktorun ‘Nedeni beyinden cins’ demesi üstüne Gül, KSÜ Esenlik Aplikasyon ve Araştırma Hastanesi Kanı ve Asap Cerrahisi Anabilim Dalı Akademisyen Doç. Dr. İdiris Altun’a başvurdu.
YÜZDE 80 FEVT RİSKİYLE AMELİYATA GİRDİ
Altun eliyle yapılan tetebbu ve tetkiklerde Gül’ün arasında koz büyüklüğünde tümör olduğu ve gözündeki sorunun tümörden kaynaklandığı tespit edildi. Altun, Ayşe Gül’e çabucak cerrahi müdahale olması gerektiğini fakat tümörün esas şah damarlarının olduğu bölgede olmasından kontekst ölüm riskinin yüzde 80, yaşaması halinde ise felç kalma ihtimalinin birlikte çokça faziletli olduğunu söyledi. Umum riskleri kabul fail Gül, Altun tarafından ameliyata makbuz. Ameliyatı beyni ayırmak yerine endoskopik yöntemle gerçekleştiren Altun, tümörü Gül’ün burnundan çıkardı.
‘MİLYONDA BİR KARŞILAŞTIĞIMIZ DURUM’
Altun, beyindeki tümörün hayati riziko oluşturacak büyüklükte olduğu amacıyla çabucak ameliyata aldıklarını söyledi. Haddinden Fazla riskli olmasına rağmen hem sorunsuz benzeri şekilde sonuçlandığını hem birlikte bisturi kullanmadan merbut yöntemle yapıldığını belirten Altun, şöyle devam etti
Hastamız görme şikayetiyle ilişik bir nice yere gitmiş ancak hastalıkla ilişkin bire bir kişileştirme konulamamış. en üst çekilen filminde temel şah damarlarını ağız ağıza kuşatan, görme sinirini tamamen kapatan, solunumla avlu merkezinin önünde degaje tıpkı kütle olması üstüne züğürt tarafıma geldi. Hastayı değerlendirdikten sonradan endoskopik yöntemle azrail eşliğinde burundan girerek ceviz kadar, 3,5 santimetre genişliğindeki kitleyi almaya karar verdik. Hastamız umum riskleri akseptans etti. Tabi burada kebir olan esas damarlar üzerinde geçmesi, anne damarlarını sarması, rüyet sinirinin üzerinde olması ve teneffüs merkezine doğru ilerlemesi bire bir risk faktörüydü. Tığ bununla ait lüzumlu tedbirlerimizi aldıktan sonradan ameliyata girdik. Ameliyatta başarılı bire bir şekilde gerçekleşti, seçkin görme sinirinde, ana damarlara yahut teneffüs maltalık merkezine dokunmadan tümörü tamamen burundan temizledik. Hastamız gayet iyi rahat. Beynin orta yerinde taban bölgesinde dediğimiz, 3,5 santim ebadında, koz büyüklüğündeki tümörümüz solunum avlu merkezinin önünü kaplaması ve oraya makul ilerlemesi,sağ ana damarlara doğru ilerleyip tamamen içerine alması ve hipofiz bezini alttan üst makul sarması, bu ebada ulaşması milyonda bir oranda gözükür. Tığ bu tümörü, burundan girilerek endoskopik yöntemle ağız ağıza anne damarlara her uymazlık vermeden çıkarttık.
‘SOLUNUM DURMASINA ETKEN OLABİLİR’
Tümörün incelenesi üzere laboratuvara gönderildiğini tamlayan Altun, Bu tümör, büyümeye devam fail aynı tümör. Büyümeye bitmeme ettiği antlaşma, hayati teneffüs merkezini kapladığı üzere teneffüs durmasına sebep kabil. Ihtisas merkezine andıran aynı tümür olduğu üzere birlikte kalple ilgilendiren sıkıntılara neden cins. Antrparantez ana şah damarlarının hepsini sardığı için hastada mihman felçliğe sebep olanaklı. Antrparantez hipofiz bezine da bastığı amacıyla hormonal bozukluklara, nema hormonu gibi hormonları etkileyerek yoğun manada dirimlik riskleri oluşturabilirdi diye niteleyerek konuştu.
‘RİSKİ ALDIM, ÇOK ŞÜKÜR BİR HUSUS DA OLMADI’
Ayşe Gül, ameliyatın peşi sıra sağlığına kavuşurken, 3 aktarılma bilahare bile taburcu edildi. Birçok doktora gittiğini fakat on paralık kimsenin namına akıllıcasına aynı canlandırma koyamadığını belirten Gül, kendisini cerrahi müdahale eden Altun’a teşekkür etti. Ameliyatın neştersiz yapılmasından âlem da çok bahtiyar olduğunu tamlayan Gül, şunları dedi
Gözüm beş altı görmeye başlayınca ayn doktorlarına gittim. Birisi, ‘gözünün sinirleri eriyor, geriye bölüm yok’ dedi. Bambaşka birine gittim o bile ‘Göz vitaminsiz kalmış’ dedi. Baktım gözüm gidiyor bambaşka bu misil Adana’ya gittim ve oradaki hekim üstelik ‘Gözünde katarakt başlangıcı var’ dedi. O üstelik benzeri husus anlamayınca Hatay İskenderun’a gittim, orada MR istediler. Sinir Bilimi, bellek cerrahına sevk etti, o de İdiris beye gönderme etti. Cenabıhak razı olsun ameliyatımı yaptı dolgunca olduk. Işler riskliydi ve doktor işler öncesi ‘Felç olabilirsin, ölüm tehlikesi var, âmâ kalabilirsin’ diye niteleyerek riskleri anlattı. ‘Riski alıyorum’ dedim, haddinden fazla şükür bire bir şey birlikte olmadı.
